Yavuz Selim Durmuş’un Japonya Serüveni
Trabzonlu bir lise öğrencisi olan Yavuz Selim Durmuş, Ertuğrul Fırkateyni’nin bu tarihi hikâyesinden etkilenerek Japonca öğrenmeye başladı. 17 yaşındaki genç, kendi çabalarıyla öğrendiği Japonca sayesinde Japon Devleti’nin bursunu kazanarak Japonya’ya gitme fırsatı buldu. Bu süreçte, şehit düşen atalarının izini sürmeyi hedefledi.
Ertuğrul Fırkateyni’nin Hikayesi
Ertuğrul Fırkateyni, 1887 yılında Osmanlı İmparatorluğu tarafından Japonya’ya gönderilmişti. Bu yolculuk, Türk-Japon dostluğunun ilk adımlarından biri olarak kabul ediliyor. Ancak, dönüş yolunda yaşanan fırtına sonucunda fırkateyn okyanusta battı. Yaklaşık 600 mürettebattan yalnızca 69 kişi kurtulabildi. Bu trajedide, Yavuz Selim Durmuş’un atalarından biri olan Abdullah Kuzoğlu da hayatını kaybetti.
Kendi Kendine Japonca Öğrenmek
Yavuz Selim, atalarının hikayesini büyüklerinden dinleyerek büyüdü. “Dedelerimin kim olduğunu öğrenmek istiyordum,” diyor. Ve bu hayal, onu Japonca öğrenmeye yöneltti. “Küçüklüğümden beri hep Japonya’ya gidip kabrinde dua okumak istedim,” diyerek hayalini dile getiriyor. İnanılmaz bir azimle, 3 yıl boyunca kendi çabalarıyla Japonca öğrendi.
Burs ve Japonya Macerası
Japon hükümeti, her yıl 100 yabancı öğrenciye burs veriyor. Durmuş, bu burs programına katılmak için sınavlara girdi ve mülakatları başarıyla geçti. “Türkiye’de çok kısıtlı kontenjan olmasına rağmen Japonya’ya gitmeyi başardım,” diyor. Ve bu sayede, Ertuğrul Fırkateyni’nin battığı Kushimoto’ya gönderildi.
İzleri Bulmak
Japonya’da 4 ay boyunca kaldı ve bu süre zarfında dedelerinin mezarını bulmak için araştırmalar yaptı. “Deniz kazasında şehit olan Osmanlı askerleri için yapılan anıtın başında Yasin-i Şerif okudum,” diyerek duygularını paylaşıyor. Bu an, onun için oldukça anlamlıydı.
Japonca Becerileri ve Gelecek Planları
Yavuz Selim, Japoncayı öğrenme sürecini şöyle özetliyor: “Japoncayı üç yılda belli bir seviyeye getirmeyi başardım.” Japonya’da geçirdiği süre boyunca, dil becerilerini geliştirdi ve yeni arkadaşlıklar kurdu. “Ben de sürekli onların söylediklerini tekrar etmeye çalıştım,” diyor. Şimdi, tekrar Japonya’da eğitim almak için çalışıyor.
Son Söz
Bunu düşündüğümde, aslında Yavuz Selim’in hikayesi, azmin ve kararlılığın bir örneği. Sizin bu konuda düşündüğünüz nedir? Japonca öğrenmek ya da yeni bir kültürü keşfetmek, sizce ne kadar cesaret ister?